12 Şubat 2018 Pazartesi

ADIYAMAN HALK OYUNLARI

 ADIYAMAN YÖRESİ HALK OYUNLARI
Adıyaman halk oyunları davul ve zurna eşliğinde genellikle sözsüz olarak oynanmaktadır. Kimi oyunlarda uzun hava niteliğinde türküler söylenir. Düz oyunda söylenen  ‘Bemal’ isimli uzun hava buna örnektir. Uzun havayı söyleyecek kişi söylemeye başlayınca davul ve zurna hafiften ritim tutar ve oyuncular da hafiften sallanmaya başlar, uzun hava bitince oyuncular oyuna devam eder davul ve zurna da çalmaya başlar. Bunun dışında söz eşliğinde oynan oyun yoktur.
Halk oyunlarının hareketli, sert veya yumuşak oynanmasında kültürel, coğrafi yapı ve iklimin etkili olduğunu savunmak doğru olacaktır. Halk; oyunlarıyla kimi zaman doğa ile mücadelesinde karşılaştığı zorlukları anlatmış kimi zaman bir sevincini, bazen de sosyal bir olayı ortaya koymuş ve bazen de sevdasını anlatmıştır. Halk oyunlarımızın çoğu zaman nasıl çıktığı belli olmamaktadır. Bunun yanı sıra yaratıcısı belli olmayan birçok oyunlarımızda bulunmaktadır.
1.1.        ADIYAMANDA HALK OYUNUNUN OYNANIŞ FORMU
Adıyaman halk oyunları tek düze sıra veya yarım daire şeklinde oynanmaktadır. Daire biçiminde hiçbir oyunumuz yoktur. Düğünlerde genellikle oyunlarımız halay şeklinde oynanır. Oyunlarda oyuncu sayısı sınırlaması bulunmaz. Oyunu halay başındaki üç dört iyi bilen ile götürülür ve yönlendirilir. Başı çeken oyuna bağımsız figürlerle renk katar.
Oyunlar eller birbirine kenetlenerek oynanır. Kadınların oyunlarında belden tutuşma vardır. Bazı oyunlar ise tutunma olmadan oynanır. Buna örnek olarak simsimi oyunu gösterilebilir. Oyunlarda araç kullanılmaz. Fakat Galuç Oyunu otuz beş kırk seneden beri kabak ve orak kullanılarak oynandığı için sadece burada kullanımını görürüz.
1.2.        ADIYAMAN HALK OYUNLARININ ADLARI
o   Sımsıma ( Simsimi )
o   Dik Hava
o   Düz
o   Tırgi
o   Galuç
o   İki Ayak
o   Rişko
o   İbrahim
o   Hasan Dağı
o   Helle
o   Grani
o   Çep
o   Gımıl
o   Glö Ömero
o   Goçari
o   Teşi
o   Fatmalı
o   Dinge
o   Govajent ( Beş Ayak )
o   Topalli
o   Mim
o   Çep-Horuş
o   Hızzım
o   Çeçen Kızı
o   Serberjeri
o   Hellecan
o   Goftan
o   Keri boz
o   Sevda
o   Şirvani
o   Cevli
o   Tırampe
o   Çarkamış
o   Keji zer
o   Ağır Govent
o   Ağırlama
o   Boz Eşek ( Keri Boz )
o   Hezal
o   Kartal
o   Koçkiri
o   Pehlivan
o   Sal
o   Veyşo
1.3.        ADIYAMAN HALK OYUNLARINDA BAZI GELENEKLER
Adıyaman Yöresinde eskiden oyunlar kadın erkek ayrı bir şekilde oynanırdı. Günümüzde bu durum değişti. Artık kadın ve erkek birlikte oynuyorlar. Yine kaynak kişinin deyimiyle “kadınlar erkeklerin oynadığı hareketli oyunları oynamazlardı, omuzlarını fazla hareket ettiremezlerdi, hoş karşılanmazdı. Kadınlar daha çok ağır oyunlarda oynarlardı. Şimdi düğünlerde artık kadın erkek birlikte oynuyorlar.”
Adıyaman Yöresi halk oyunlarına genel olarak baktığımız zaman kadın ve erkeklerin ayrı ayrı oynadıklarını görürüz. Adıyaman’da erkeklerle birlikte oynanan oynayan kadınların akraba olmaları gerekir.
Adıyaman halk oyunları açık (Köy Meydanlarında ) ve kapalı yerlerde oynanmaktadır. Düğünler eskiden genellikle köy meydanlarında yapıldığından oyunlar genellikle açık alanlarda oynanmaktadır. Ancak günümüzde şartlar değişmiştir. Kapalı alanlarda yapılan düğünlerin sayısı artmış ve bu nedenle oyunlar kapalı alanda oynanmaya başlamıştır.
1.4.        ADIYAMAN HALK OYUNLARINININ BAZILARINA AİT ÇIKIŞ ÖYKÜLERİ VE OYNANIŞ ŞEKİLLERİ
1.4.1.   Galuç ( Hasat Oyunu ) Öyküsü
Çok eskiden Adıyaman’ın ova köylerinden harmandan sonra yakınlarına ziyafet, şölen verme geleneği vardı. Bu şölende üründen elde edilen kazancın sevinci yaşanır, türküler söylenir, oyunlar oynanırdı. Adıyaman’ın Akpınar Köyünde yapılan harman ziyafetlerinin birinde Hasan oğlu Ahmet, eline bir orak alıp buğday dermeyi canlandırarak oynar. Ahmet’in orakla canlandırdığı oyun yöre düğünlerinde tekrar edile edile oyun şekline gelir. Oyunda Adıyaman köylüsünün çilesiyle birlikte tarlaya buğday ekmesi, onu orakla biçmesi, tarlada oturup dinlenmesi, yemek yemesi, çalışan erkeğe hanımının veya kızının eskiden testi yerine kullanılan kabakla su getirmesi, kısacası buğday hasadı anlatılır.
Baş ve vücut dik olarak yerinde diz kırarak yürüyüş adımı yapılır. Sağ ve sol eller vücut öne doğru eğilerek iş önlüğünü toplayarak önlüğün iki ucundan göbek hizasında tutulur. Sağ elle önce dirsekten kırık olarak önlükten tohum alınır, sağ elle sağa sola ve geriye doğru dirsekten kolu açarak hareket tamamlanır.
Sol el önlüğün sol tarafından tutularak sağ elle dirsekten kırık olarak sağa sola paralel olarak önlük temizlenir. Sağ ve sol el belden sağa sola adımlar tabana sabit olarak kalır. Hareket bittikten sonra sağ ve sol eller yanlardan yukarıya doğru dirsekten kırık şekilde kaldırırlar. Omuz hizasında kalır. Avuç içleri yüze dönük şekilde hareketi tamamlar.
Sağ adımla başlayarak sol adımla yürüyüş adımı devam eder. Baş ve vücut öne doğru eğiktir. Sağ elde orak eller dirsekten kırık vücuda sarılmış şekilde tutulur. Sol el dik olarak öne doğru buğday saplarını tutarak sağ el vücuttan açarak sol elle tutulan buğday saplarını sağ eldeki orakla dibinden önden geriye doğru çekilerek biçilir. Sağ adım üzerinde sekerek öne doğru biçilir.
Kabak sağ omuza alınarak sağ el kabağın üstünde sol el ise kabağın altında tutularak sağ adım alınarak dizlerden kırık bir şekilde öne doğru adım alınır.
1.4.2.   Hellican Oyununun Öyküsü
Zengin bir beyin kızı olan Helli çevrenin en güzel kızı olarak tanınır. Üzerine türküler, nameler yakılır. Masallar anlatılır. Çok güzel ve derin anlamına gelen Helli, bir gün rüyasında yakışıklı bir erkek görür ve ona aşık olur. Helli’nin rüyasında gördüğü genç gerçekten vardır. Fakat köylerinden bir hayli uzaklarda yaşar. Adı Can’dır. Fakat Helli bunu bilmemektedir. Helli kız rüyada gördüğü genç için yemekten içmekten kesilir. Yataklara düşer. Babası hekimler getirir, şifalı otlardan ilaçlar yaptırsa da kızının derdine derman bulamaz.
Bulunduğu köyde geçim sıkıntısı çeken Can ise geçimlerini sağlamak için daha iyi bir yer arar ve sonunda annesini yanına alarak yola çıkar. Tesadüfen Helli’nin bulunduğu köye gelir. Köyün beyi olan Helli’nin babasından iş istemek için evlerine geldiğinde Helli Can’ı görür ve “gördüğüm genç!” diye bağırır. Çevredekiler olup biteni anlayamazlar. Âmâ bey, kızı iyileştiği için çok sevinir. Helli olanları babasına anlatır. Babası da Helli ile Can’ı muhteşem bir düğün ile evlendirir.
Yörede kız ve erkeğin isimleri HELLİCAN olarak birlikte anılır. Bunların isim ve mutlulukları üzerine türküler yakılır. Sonra da bu türküler oyun şekline dönüşür. Bu türkülerden bir örnekte şöyledir ;
Güzel Helli
Ceylanım Hellican
Kâhta’da dükkân açtım
Adıyaman’dan güzel seçtim
Samsat’tan sürme aldım
Sürmeyi göze çektim
Güzellim Helli Helli
Ceylanım Hellican
Baş ve vücut hafifi öne doğru eğik olarak kollar dik olarak halay tutuşu olarak kollar yana doğru açık öne arkaya doğru serbest bir şekilde hareket etmesidir. Sağ ayakla yukarıya doğru çekilip sol adımla öne doğru yürüyüş yapılır (öne-yana). Sağ adımda öne doğru adım çekilerek sol ve sağ adımda öne doğru çekilip topuk vurarak sekme yapılır.
1.5.        Giyim – Kuşam
Adıyaman’da giyim kuşam şehir merkezinde ve ilçe merkezlerinde geleneksel biçimini yitirmekle beraber, kırsal kesimde geleneği koruyan kıyafetlere rastlamak mümkündür. Kadın ve erkek giyiminde Adıyaman yöresi özelliklerini en iyi yansıtan, asırlar boyu süre gelmiş, günümüzde ise yok olmaya yüz tutmuş yöresel kıyafetlerimiz bugün sadece kırsal yöredeki halkımızca tüm özelliklerini muhafaza eder şekilde kullanılmaktadır.
Şehir merkezinde ise kadın ve erkek kıyafetlerinin geleneksellikten uzaklaşarak modernleştiği görülmektedir. Adıyaman ilinde gerek erkek gerekse kadın kıyafetlerinde, özellikle son yıllarda, genelde şehir merkezinde geleneksel giyimin tamamıyla terk edildiği, ancak kırsal kesimde kültürümüzün özünü yansıtacak önem ve değere sahip kıyafetleri, büyük bir zevkle giyildiği görülmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

MERSİN HALK OYUNLARI

İçel yöresinde oyunlar, Silifke yöresi ve Çukurova yöresi olarak iki bölümde incelenir. 1 - Silifke Yöresi Oyunları 2 - Silifke, Mut,...